Güneşi Gördüm miyop olmuş...
19:52 Gönderen dexter_fernando

Mahsun Kırmızıgül'ün gerek müziksel altyapısı, gerekse dünya gerçeklerine duyarlılığıyla, alanındaki çoğu isimden ayrı bir yerde durduğu aşikâr. Müzik hayatında dert edindiği konular, şarkı sözlerinin toplumla kurduğu bağlar gibi kilit noktaları sinemasının da yapıtaşları haline getirmeye çalışıyor. Yarattığı her karakteri kartonluktan veya işlevsizlikten kurtarıp, altı doldurulmuş ve toplum hayatının içinden karakterler olarak çizmeye çalıştığını görüyoruz. Kendi topraklarımızdaki hikayeleri sunarak duygularımızı sömürmek konusunda da üstüne fakat bu sefer gerçekten çuvalladı. Yönetmen olunmaz yönetmen doğulur desem ne olacak... Oskarda yarışmaya yollanacak, fakat basit bir dili ve başarısız bir sinema filmi kokusu burnunu deliyor insanın. Fragmanda insanları değişik bir havaya sokan sonra boş çıkan filmleri çeken yönetmenlerden nefret ederim. Mahsun bu yönetmenler arasına kendini sokan birisidir. Konu ve film olarak Beyaz Melek filminin çok gerisinde, her şeyden önce konu tek taraflı, klasik bir kürt bakış açısı, adamlar her evde 6 şar çocuk doguruyorlar, ondan sonra gelsin yaşam mücadelesi, bu 6 çocu köyde olsa pislik içinde büyütülüyor, şehirde olsa birbirini öldürür hale geliyor, yani Mahsun denilen arkadaş konuyu irdelerken Kürt halkının neden hep geri kalmış bir toplum oldugunu irdelerse daha iyi olur. Orhan Pamuk gibi türkiye'yi kötüleyerek ödül alacağına güvenmiş olmalılar jüriler. Ya da sinemadan anlamayan insanlar demek doğru olacak...Mahsun Kırmızıgül'e birisinin gerçeği söylemesi gerekiyor. Beyaz Melek'la New York'ta ödül alması da gerçeği değiştirmiyor: filmi beraber çektiği insanlar istediği kadar kendisi için çok güzel öykü anlatıyor desin, bu iddia bu film söz konusu olduğu sürece asla gerçek değil. Beni en çok düşündüren şeylerden birisi Mahsun Kırmızıgül'ün aslında hala arabesk bir yapısının olduğunu görmek oldu. Şık ve güzel görüntülü filmlerle anlatılan öyküler arabesk öykülerin bir kaç kat iyisi olarak görünüyor. Basında medyada haftalarca göklere çıkartıldı kırmızıgül. Maden böyle politik bir film sokmak istiyorsunuz. Mommo var hemde bağımsız 0 bütçe ile çekilmiş bir film güneşi gördüm'ün seçilmesi bağımsız yapımları yapacak yönetmenlerin gözünü korkutmaktan başka birşey değil hani...Bir gişe filminin oraya gitmesini asla kabul etmem.

Durmadan mesaj kaygısına giren filmlerden biri tamam mesaj verebilirsin. Ama bunu insanın gözüne sokarak vermenin anlamı nedir anladım. Bence şarkıcılığa devam et müziklerini dinleyelim fakat filmini asla izlemeyelim. Evet mahsun sana gıcıklığımdan bu yorumu yapıyorum.
Film kalitesi olarak değerlendirmeye almaya dahi gerek olunmayacak bir film. Filmde öyle sahneler varki gidip kendinize kahve alıp gelseniz hiçbir şey kaçırmayacağınız kadar sıkıcı. Dizi filmler kalitesinde tartışacak olsak çoğu dizi film daha başarılı.. Senaryo olarak değerlendirmeye alacak olsak bu konu Türkiye'de işlenmeyi bekleyen en hazır hammadde. Peki Mahsun K. bu hammaddeyi nasıl işlemiş diye bakarsak; eline yüzüne bulaştırmış demeyi isterdim ama maalesef Mahsun K. tam anlamıyla pragmatik bir açıyla konuyu ele alıp tam bir ortayolcu mantığıyla filmi bitirmiş. Ha daha iyi olabilir miydi? Olabilirdi, mahsun çok güzelde başarmamış bu işi. Tamam yani bu filmi izleyen vahil bir "hadi ülkemizde iş yok. Norveçli olalım" mesajını alabilir. Böyle bir riske girmeye gerek yok.İzlediğime izleyeceğime bin pişman oldum desem yalan olmaz. Yani insanların gözünü harika boğuyor bir teröriste şehit demesini anlamayan bir halkımızın olması ne güzel bir durum değil mi? Töbee, töbee... Bu filmlerle sinemamız bir arpa boyu yol alamaz. Suya sabuna dokunmadan terörü destekleyip, sonrada insan hakları savunuculuğuna soyunan avrupa ülkelerini cennetmiş gibi gösterip yerlere göklere sığdıramaması mı, yoksa sehitlerimizle teroristleri aynı kefeye koyması mı , hangisi d
Doğu'da yaşayan eşcinsel insanların yaşamları büyük kentlerde yaşayanlarınkinden daha acılı ve daha trajik. Bunu anlattığı için ödül alacağına inanan bir jüri olsa gerek yani sanki sadece içinde eş cinsel temalı filmler ödülleri topluyorlar. Halen buna inanıyorsak daha çok medeniyet lazım bize... Güneşi gördüm anlaşılan güneşi tam göremeyen bir film olmuş. "Güneşi Gördüm köyde başlayan, İstanbul ve Norveç'te devam eden hikayesinde köy hayatını ele alırken herhangi bir TV dizisinde rastlayabileceğimiz bir anlatım tarzı ve içeriği tutturuyor. Kadın-erkek-çocuk ayrımı, terör sorunu gibi konularda kanıksanmış görüşleri tekrarlıyor. Eğer benim gibi mahsun kırmızı gülsü yönetmenleri içinize sindiremiyorsanız. Ve karamsarlıklarla dolu taraflı politik filmlerden haz almıyorsanız kesinlikle tavsiye etmiyorum. Kimse izlemesin, hatta bu filmi yok edin. Güneşi gördüm lütfen güneşi gör miyop... Müzikleri dışında boş bir film vakit kaybı izlemeyin olmaz olsun böyle film. 3 maymun yarışmalı oskarda... Güneşi görsen bile oskarı göremezsin...
1 Ekim 2009 17:12
1 Ekim 2009 19:18
Ne bu şiddet ne celal :)
1 Ekim 2009 20:24
1 Ekim 2009 20:36
Peki efendim o kelimeyi kaldıralım
2 Ekim 2009 00:24